Kış aylarıyla birlikte özellikle okul
öncesi ve ilkokula yeni başlayan çocuklar üst solunum yolu enfeksiyonlarında
ciddi şekilde artış gözleniyor. Medicana Sağlık Grubu Çocuk Alerjisi
Bölümü’nden Prof. Dr. Şule Çağlayan Sözmen, “Kreşe ya da okula giden kardeşi
olan çocuklar, yılda 10-12 kez solunum yolu enfeksiyonu geçirebilmektedir.
Ancak yılda üçten fazla ciddi enfeksiyon, sinüzit, otit (kulak zarı
enfeksiyonu) ya da bronşit geçirenler ya da iki aydan uzun süreli antibiyotik
kullananlar alerji ve immunoloji uzmanı tarafından görülmelidir” uyarısında
bulundu.
Havaların soğumasıyla birlikte üst solunum yolu
enfeksiyonlarının görülme sıklığı arttı. Özellikle okula yeni başlayan veya
okula giden kardeşi olan çocukların yılda 10-12 kez hastalanabildiğini belirten
Medicana International İzmir Hastanesi Çocuk Alerjisi Uzmanı Prof. Dr. Şule
Çağlayan Sözmen, yılda üçten fazla ciddi enfeksiyon geçiren, iki aydan uzun
sürede antibiyotik kullanan çocuklarda alerjiden şüphelenebileceğini vurguladı.
“Sık hastalanan çocuklar arasında, gelişmeleri normal olup ateşin daha az
sıklıkla eşlik ettiği ve antibiyotiğe cevap vermeyen şikayetleri olanlar
alerjik hastalıklar açısından değerlendirilebilir” diyen Prof. Dr. Şule
Çağlayan Sözmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üst solunum yolu enfeksiyonlarından
sonra geçmeyen, uzamış öksürük, alerjik hastalıkların işareti olabilir. Alerjik
solunum hastalığı olan kişilerin bağışıklık sistemi sağlıklı insanların
tolere ettiği ev tozu, çayır poleni, zeytin ağacı poleni gibi çevresel
alerjenlere aşırı tepki verir. Solunum yoluyla alınan alerjenler bu kişilerin
burun içi mukozasında şişliğe neden olarak burun tıkanıklığına, gözlerde
kaşıntı, sulanma, kızarıklık, sık burun kaşıntısına neden olarak burun üstünde
çizgilenmeye, burundan nefes alamamaya bağlı ağzı açık uyumaya, alt göz
kapağında morumsu koyu daireler ve çizgilenmeler oluşmasına neden olabilir.”
Alerjen hassasiyeti hastalığa yatkınlık
sağlayabilir
Sürekli devam eden burun tıkanıklığının, genize akması gereken akıntıların
kulak içinde birikmesine neden olarak tekrarlayan otit (kulak zarı iltihabı) ve
sinüzite neden olabildiğini söyleyen Prof. Dr. Şule Çağlayan Sözmen, solunum
yollarının alerjenlere aşırı hassasiyet göstermesinin virüs ve bakterilerin
daha kolay hastalık yaratmasına ve şikayetlerin uzamasına da neden olabildiğini
ifade etti. Prof. Dr. Şule Çağlayan Sözmen, “Deri prick testleri ile altta
yatan alerji kökenli hastalık belirlendikten sonra alerjenlere yönelik önlem
alınmalı, tedavi bu şekilde düzenlenmelidir. Aksi halde bu çocuklar sürekli
antibiyotik kullanmak zorunda kalabilir. Bu durum da sağlıklı bağırsak
florasını bozarak, alerjik hastalıkların daha da alevlenmesine neden olabilir”
dedi.
Güçlü bağışıklık için vitamin depoları
desteklenmeli
Çocuklarda gün/gece arasında 24 saatlik sirkadiyen ritmin 6 aylıktan itibaren
başladığını belirten Prof. Dr. Şule Çağlayan Sözmen, “Sirkadiyen ritmin uygun
çalışması vücuttaki immun (bağışıklık) aktiviteleri etkiler. Yetersiz uyku,
vücudumuzda yangıyı artırarak hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir. 1-2
yaş arası çocukların 11-14, 3-5 yaş arası çocukların 10-13, 6-12 yaş arası
çocukların 9-12 saat, 13-18 yaş arası çocukların 8-10 saat uyuması
gerekmektedir” dedi. Prof. Dr. Şule Çağlayan Sözmen, sözlerine şöyle devam
etti: “Vitamin D eksikliği sık enfeksiyonlarla, Tip 1 diyabet gibi otoimmun
hastalıklarla ve astım gibi alerjik hastalıklarla ilişkilendirilmektedir.
Çocuklarda günlük ya da haftalık vitamin D alımının üst solunum yolu sıklığını
azalttığı gözlemlenmektedir. Öte yandan çinko, bakterinin hücre içine alınıp
öldürülmesinden, bağışıklık yanıtının uygun şekilde düzenlenmesini sağlayan pek
çok basamağı etkiler. Beslenmede çinko içeren gıdalara yer verilmelidir. Soğuk
algınlığı belirtileri başladığında kara mürver (Sambucus nigra) kullanılabilir.
Üst solunum yolu enfeksiyonunun daha kısa sürede ve daha az şiddetli geçmesini
sağlayabilir. Üst solunum yolu enfeksiyonları sırasında eklenen C vitamini,
enfeksiyonun süresini ve semptomları azaltabilir.”