Sağlık Bakanlığı ile Anadolu Ajansı iş birliğinde düzenlenen Sağlık Muhabirliği Eğitim Programı, dün Sağlık Bakanlığı’nda gerçekleştirildi. Programa, başta Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu olmak üzere, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammet Atak, Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Yüksel, Anadolu Ajansı Sağlık Muhabiri Duygu Yener, TRT Sağlık Muhabiri Çağla Gül Tuncer, İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden İdris Kardaş, Sağlık Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Gülsemin Filiz, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Furkan Torlak ve Anadolu Ajansı Akademi Müdürü Dr. Zeynep Bayramoğlu Öztürk katıldı. Program, soru-cevap şeklinde gerçekleşti.
“Sağlık muhabirleri, sağlık alanındaki
gelişmelere en çok vakıf olan gruptur”
Sağlık
muhabirliğinin, sağlık sektörünün işleyişini ve vatandaşların sorunlarını
kamuoyuna en doğru şekilde aktarma görevini üstlendiğini belirten Bakan
Memişoğlu, sağlık politikalarının geliştirilmesi sürecinde medya ile güçlü bir
iletişim içinde olunması gerektiğini ifade etti. Memişoğlu, “Bizler sağlık
politikalarını oluşturan, yöneten ve uygulamaya koyan kişileriz. Ancak sahada
olanlar sizlersiniz. Sağlık haberciliği, doğru bilgiyi topluma ulaştırma
noktasında çok kritik bir rol üstleniyor. İnsanların sağlığıyla ilgili yanlış
bir bilginin yayılması ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle hem bizim hem de
sizin işiniz hassasiyet gerektiriyor. Sağlık çalışanları ne kadar sağlıkçıysa,
sizler de sağlık alanında çalışan birer uzman olarak değerlendiriliyorsunuz”
dedi.
“Türkiye, sağlık hizmetleri alanında
dünyada önemli bir noktaya ulaştı”
Türkiye’nin son 20 yılda sağlık alanında büyük
ilerleme kaydettiğini belirten Memişoğlu, özellikle altyapı yatırımları, sağlık
çalışanlarının niteliği ve sağlık politikalarındaki düzenlemeler sayesinde
Türkiye’nin dünyada sağlık hizmetlerini en iyi sunan ülkelerden biri haline
geldiğini ifade etti. Memişoğlu, “2002 yılında bir vatandaşımız sağlık
sisteminden yılda ortalama iki kez yararlanırken, bugün bu sayı 12’ye çıktı.
Eskiden vatandaşlar ameliyat olup olmadıklarını bile bilmiyordu, ancak bugün
hangi operasyonu, nasıl ve hangi doktorda yaptırabileceğine kadar bilinçli
tercihler yapabiliyorlar. COVID-19 sürecinde de sağlık sistemimizin gücünü tüm
dünyaya kanıtladık” dedi.
“Hekimlik mesleği sadece bir iş değil, bir
sanattır”
Sağlık
çalışanlarının fedakârlık ve adanmışlık gerektiren bir meslek icra ettiğini
belirten Memişoğlu, hasta-hekim ilişkisinin korunması ve sağlık çalışanlarının
haklarının gözetilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Hekimlik, sadece maddi kazanç
için yapılan bir meslek değildir. Hekimler, dertli insanlara derman olmak için
kendini bu mesleğe adamış kişilerdir. Ancak onların mesleklerini huzur içinde
icra edebilmeleri için toplum olarak onların kıymetini bilmemiz gerekiyor.
Medyanın da bu noktada destekleyici bir rol üstlenmesi önemli” dedi.
Sağlık
alanındaki yanlış algıların sisteme zarar verdiğini ifade eden Bakan Memişoğlu,
Avrupa ülkelerinin sağlık hizmetleri konusunda ciddi zorluklar yaşadığını
belirterek, “Avrupa, sağlık anlamında çöl olarak tanımlanıyor. Türkiye ise hem
altyapısı hem de yetişmiş insan gücüyle dünyanın en iyi sağlık sistemlerinden
birine sahip” yorumunu yaptı.
“Koruyucu sağlık hizmetleri ön planda
olacak”
Bakanlık olarak koruyucu sağlık hizmetlerini
güçlendirmeye yönelik çalışmalar yürüttüklerini belirten Prof. Dr. Kemal
Memişoğlu, özellikle aile hekimliği uygulamalarının genişletileceğini ve
vatandaşların hastalıklarını ilerlemeden kontrol altına almak için yeni
projelerin hayata geçirileceğini söyledi. Memişoğlu, “Bir buçuk milyon insanımızın
kronik hastalığını aile hekimleri sayesinde erken teşhis ettik. 2025 yılı
itibarıyla koruyucu sağlık hizmetlerini daha da güçlendirecek altyapı
yatırımları yapıyoruz. 300’e yakın Sağlıklı Hayat Merkezi’nde diyetisyenlerden
fizyoterapistlere kadar birçok branşta hizmet sunuluyor ve kanser taramaları
tamamen ücretsiz olarak yapılıyor” dedi.
“Ayakta teşhis ve tedavi yönetmeliği revize
edilecek”
Bakan Memişoğlu, ayakta teşhis ve tedavi
yönetmeliği ile sağlık meslek mensuplarının çalışma düzenine yönelik mevzuat
değişiklikleri üzerinde çalıştıklarını belirterek, “Muayenehane, poliklinik ve
tıp merkezlerinin standartlarını yükseltmeye yönelik bir revizyon sürecindeyiz.
Ayrıca fizyoterapist, diyetisyen ve psikolog gibi sağlık meslek mensuplarının
özel sektörde nasıl çalışacakları konusunda mevzuatsal düzenlemeler yapıyoruz”
dedi.
Estetik
uygulamalara yönelik düzenlemeler hakkında da bilgi veren Memişoğlu, botoks
gibi bazı basit uygulamaların belirli branşlar ve sertifikalı hekimler
tarafından yapılması yönünde yeni düzenlemeler getirileceğini ifade etti.
“Sağlık turizmi güçlendirilecek”
Türkiye’nin sağlık turizminde büyük bir
potansiyele sahip olduğunu belirten Bakan, bu alandaki hizmetleri organize eden
USHAŞ’ın (Uluslararası Sağlık Hizmetleri A.Ş.) hastalar için bir güvence
mekanizması oluşturacağını söyledi. “Türkiye, jeopolitik konumu sayesinde
sağlık turizminde çok büyük bir kapasiteye sahip. Bugünkü sağlık turizmi
gelirlerimizi en az 6-7 katına çıkarabiliriz. Gelen hastaların sağlık
hizmetlerinden doğru şekilde yararlanması için devlet güvencesi sağlayacağız ve
sağlık turizmiyle ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı ile iş birliği yaparak
turistlerin sağlık takibini daha düzenli hale getireceğiz” dedi.
“Sağlıkta yerli üretim teşvik edilecek”
Sağlık
Bakanı, Türkiye’de sağlık alanında yerli üretimi artırmaya yönelik çalışmaların
sürdüğünü belirterek, özellikle medikal cihaz ve teknoloji alanında yeni
projelerin hayata geçirileceğini açıkladı. Memişoğlu, “Türkiye’de sağlık
alanında üretim yapan firmalarımızı destekliyoruz. Daha önce mühendislerimiz ve
sanayicilerimiz yerli solunum cihazını üreterek büyük bir başarıya imza attı.
Şimdi glikoz sensörleri, kalp-akciğer makineleri, röntgen cihazları ve EKG
monitörleri gibi birçok medikal ekipmanın üretimini artıracağız. Bu kapsamda
TÜSEB’i (Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı) ve büyük hastanelerimizde
kurulan Teknoloji Transfer Ofislerini etkin şekilde kullanacağız” şeklinde
konuştu.
Sağlık
Muhabirliği Eğitim Programı, basın mensuplarının sorularının yanıtlanmasının
ardından sona erdi.